14 Eylül 2013 Cumartesi

Blood Lad - Karakter Tanıtımı | YF BLOG TUR

Anime Adı: Blood Lad
Bölüm Sayısı: 10
Yayın Tarihi: 8 Temmuz 2013 - 9 Eylül 2013
Tür: Vampir, Komedi, Seinen
Yazar: Kodama Yuuki




"Staz, iblis dünyasındaki sözü geçen patronlardan biridir. Vampir olmasına rağmen insan kanına ilgisi yoktur. Japon kültürü daha çok ilgisini çeker. Yanlışlıkla iblis dünyasına düşmüş, Japon bir genç kız olan Yagami Fuyumi ile tanışır. Fuyumi'nin Japon kültürü ile ilgili olan bilgisi Staz'ın ilgisini çeker. Fakat, Staz bölgesine giren davetsiz misafir ile ilgilenirken, Fuyumi bir canavar tarafından öldürülür ve başıboş dolaşan bir hayalete dönüşür. Fuyumi'nin bir hayalete dönüşmesi sonucu hayal kırıklığı yaşayan Staz, Fuyumi'ye onu tekrar hayata döndüreceğine dair söz verir."


Öncelikle yazımı zamanında yayınlayamadığım için özür diliyorum sizden. Yazım hazırdı ancak yayınlanacağı gün ufak bir aksilik çıktığı için internet erişimine sahip olamadım, o yüzden son güne sarktı benim yazım.

Çıkınca altyazısını çevirsem mi diye yeni sezonda çıkacak animeleri kurcalarken "Watashi ga Motenai no wa Dou Kangaetemo Omaera ga Warui!" ile birlikte en çok dikkatimi çeken anime olmuştu Blood Lad. Afişi, çizimleri beni izle dercesine çekmişti bana kendini.

Ancak şöyle bir sorun vardı ki vampir ve kurtadamlardan zerre hazzetmem ve Blood Lad'ın başrollerinde vampir ve kurtadam var. Bir yandan tur için öneriyorum bir yandan da korkuyorum gene mi beğenmeyeceğim diye. Dizi ve filmlerde iyice ele ayağa düştüler zaten vampir ve kurtadamlar, animelerde kesin daha iyi işlenmiştir diye düşündüm. Nitekim de düşündüğüm gibi oldu. Daha ilk bölümden Staz sayesinde vampirlere kanım ısındı! Büyük ihtimalle bu animeyi tur içinde en çok benim beğenmemin nedeni de buydu. Ancaaak Fuyumi denen bir lanet var ki animenin içinde, rahatlıkla tüm eksiklerine rağmen benim için farklı olması nedeniyle 9-9.5 puan vereceğim animeyi 6.5-7 puana düşürttü. Ki farklı olmasa daha da düşerdi. Neyse kendisine karakter tanıtımında yeteri kadar yükleneceğimi düşünüyorum hayırlısıylan.

Seri hakkında genel yorumuma gelirsem eğer, ilk 2-3 bölüm gerçekten eğlenceliydi. Staz'ın şamatalıkları vardı, Fuyumi'nin aptallığı çok yoktu mesela. Sonrası hep karakter tanıtımı şeklinde genel olarak. Biraz aksiyona falan girelim olayı oldu ama genelde çabuk kestiler. Sonu fena bir şekilde ucu açık bitti. ŞU ANİMELERİ DÜZGÜN BİTİRİN ABİ. Evet animeyi bitirince böyle bağırdım evin içinde. Tamam OVA'sı gelecek, belki ikinci sezonu gelecek ama kesin olmadığı sürece yarıda bırakmayın işte, aklımıza iyi kazınmıyorsunuz. Animelerin genel sorunu bu zaten, anca ucu açık bırak. Ben doldurmak zorunda mıyım o boşluğu arkadaş. Neyse bu genel serzeniş yeter diye düşünüyorum. Aslında daha konuşurdum da anime şirketlerinin de blogumda sıra olmuş eleştrilerimi okuduğunu sanmıyorum. Ha başka bir zaman ayrı olarak saydırabilirim anime sektörüne.

Sıra geldi karakter tanıtımlarına.




Staz Charlie Blood: Staz Şeytan dünyasında bir bölgenin patronudur. Ve Şeytan dünyasındaki patronların en güçlülerinden biri olduğundan ötürü herkes onu öldürebilmek için ona meydan okur. Çünkü bir bölge patronunu öldüren kişi hem o bölgenin kontrolünü ele geçirir hem de iyi bir prestije sahip olur. Ancak Staz kendisine meydan okuyanları genellikle rahatlıkla yeniyor. Staz'ın bu gücünün arkasında ise bir otaku yatıyor! Evet sanırım Staz'ın en sevdiğim vampir olmasının ardında otaku olması var. Sonuçta o hatun senin bu hatun benim kan peşinde koşmuyor, en çok sevdiği şey Japon kültürü.  İnsan dünyasından topladığı oyun, figür,anime ve mangalarla vakit geçiriyor. Evet burada çoğumuz bu olasılıklara sahip değiliz maalesef. Ah Staz ah, sevecek başka hatun bulaydın keşke demekten de kendimi alamıyorum.


Fuyumi Yanagi: Bu gereksiz insan formuna ne hakaretler etsem bilmiyorum. İnsan formu dedim ama insan bile değil, Hydra Bell'in (Birazdan tanıtacağım) kara perdesi ile şeytan dünyasına yanlışlıkla geçiş yapıyor. Ah keşke o perde kapansaydı, bozulsaydı, mekaniği falan değişseydi de gelmeseydi. Sonra bir de bok varmış gibi canavarın teki gelip bunu yiyor. Abi dünyalı gördün diye yemek zorunda mısın? Keşke beni yeseydi, hem daha doyurucu olurdum. Ana karakter ama hiç bir işe yaramıyor. İşe yaramamasını geçtim insanların sinirini bozuyor. Tek güzel özelliğini sorsanız ikide bir oynayan memeleri derim. Başka da yok zaten. Ne repliği var adamakıllı, ne de zeki ama bütün olay onun etrafında dönüyor. Staz-san Staz-san demekten başka bir şey de yapmıyor. Bu anime Naruto ve Bleach gibi uzun süre Sakura ve Orihime'nin tahtını alır yıllar yılı da kimseye vermez. Ben Sakura'ya bile 30. bölümlerden sonra yavaş yavaş uyuz olmaya başlamıştım bunun 10 bölümde hateri oldum desem yeridir. 

Hydra Bell: Hydra Bell gerçekten ilginç bir hatun. Kendisi yanlış anlamadıysam uzay boşluğunda istediği gibi hareket edebiliyor ve kara perdesi sayesinde insan ve şeytan dünyası arasında geçiş yapabiliyor. Amacı çalınan gücünü kimin çaldığını öğrenip, o kadar güçlü biri olduğu için onunla evlenmek. Bunun da memeleri büyük ama Fuyumi ile farkı nedir biliyor musunuz? Hydra Bell zekasını da kullanabiliyor. Yani bütün zekası oralara akmamış. Fuyumi kadar ya da ondan daha fazla dakika alması gerçekten sevindirdi beni. En azından ortalığı toparladı biraz.




 Wolf: Wolf, batı şeytan dünyasının patronu olan isminden de anlaşılabileceği gibi bir kurt adam. (Kurtadam mı kurt adam mı? Öss sorusu olur bundan.) Wolf, Staz ile çocukluk arkadaşı, ancak safkan bir kurt adam olmadığı için ailesi tarafından terk ediliyor. O da kendisini sokak dövüşlerinde geliştiriyor ve batı şeytan dünyasının patronu oluyor. Kurt adam şeklini gören kişilerin öldüğü söyleniyor. 
Wolf ilk başta uyuz bir karakter gibi gelmişti ancak ilerilerde gayet delikanlı bir kurt adam olduğu ortaya çıktı. En azından benim için böyle.

Braz D. Blood: Staz'ın ağabeyi. Yukarıdan (spoiler olmasın diye ayrıntılı yazmıyorum.) şeytan dünyasını gözetliyor. Zamanında Staz'ın gücü üzerinde çeşitli deneyler yapıp en sonunda gücünü sınırlıyor. Bu sınırlamasının amacı için kendimce bir fikrim var ancak sonu ucu açık bırakıldığından doğru mu yanlış mı olduğundan tam emin olamadım, ancak bunu yapmasının ana nedeni "intikam"
gibi geliyor bana, ki bunu izlerken siz de farkedersiniz büyük ihtimalle. İyi biri mi kötü biri mi olduğunu çözmek güç. Tsundere gibi herif, uzaktan bakınca kötü kalpli ama yakınlaşınca iyi gibi. Gibi ama, gerçekten iyi mi şu an bilemiyorum.
İsmini ilk gördüğümde One Piece göndermesi sanmıştım, keşke gönderme yapsalardı bir şekilde.



Liz T. Blood: Braz ve Staz'ın pek sevimli kız kardeşleri. Suçluları kaçılması imkansız bir hapishaneye atma özelliği mevcut. Ancak hapishaneden kaçış yolu sağlamış, şöyle ki 2 tane zombiyi yenebilen kişi, hapishaneden elini kolunu sallaya sallaya çıkabiliyor. Ha bu kolay mı? İmkansız gibi bir şey.
Liz'in tek isteği ağabeyi Braz'ın takdirini kazanmak. Kıyamam la, elinde balta kafasında maske ile insanları korkutan bir görüntüsü var ama tek istediği değerli olduğunun düşünülmesi.









Saty ve Mamenjirou: Garip bir ikili. Soldaki Saty Staz'ın sürekli takıldığı "Üçüncü Göz" (Çok yaratıcı gerçekten.) isimli kafenin sahibi. İkisinin arasındaki bağ nereden geliyor bilmiyorum ancak Saty hiç konuşmuyor ve konuşma işlerini Mamenjirou yapıyor. Yanlış anlamadıysam eğer ikisi birbirine yakın oldukları zaman Mamenjirou'nun üçüncü gözü çalışmaya başlıyor ve yakın çevrede olan biteni görebiliyor.




Genel olarak karakterlerimiz böyle. Aslında ana karakter denebilecek 2-3 karakter daha var ancak bunlar son bölümlerde geldiği için büyük ihtimalle spoiler olacağından ötürü eklememeyi tercih ettim.

Benim yazım bu kadar. Toparlamam gerekirse, Blood Lad bana vampirleri en azından sırf bu seri için de olsa sevdirdiği için özel bir anime oldu. Ancak gerek ucunun çok açık bitmesi, gerek Fuyumi denen gereksiz sayesinde biraz hayal kırıklığına da uğramış oldum. Boş vaktiniz varsa izleyebilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder